21 Ocak 2013 Pazartesi

Ruhum Serzeniste!

     Selam blog ve blogdaslar!
Yine "dolmadan tasamayan" donemin icine girdim. Haliyle ruhumu hafifletmeye calisiyorum. Yazmak ne kadar mi ise yariyor? Sonuc pek ic acici degil.

     Hayata ruhumun tum ciplakligiyla direnmek ruhumu da bedenimi de daha cok yakiyor. Dusunceler yoruyor, insanlar yoruyor, hisler yoruyor, sesler yoruyor, kahkahalarin arasina serpistirilmis "es"ler yoruyor, bitisler ve yitirisler yoruyor, umutlar yoruyor, yoruyor, yoruyor... Bense kontrolu kaybedilmis araba misali her noktaya, insana, dusunceye, hissiyata carpa carpa durmaya calisiyorum. Sonuc: Amacsiz uykusuzluklarin yol actigi, isigini kaybetmis yorgun gozlerin hayata trajik yansimalari... Ruha nevrotik tepkimeleri...

     Mutsuzum blog. Bu yasamda nefes almaktan, boyle LANET bir duzene boyun egmekten, acliktan olen insanlari gorup harekete gecememekten, ben oldugum halde 3.tekil sahis adina davranmaktan, icsellestirilememis bos doluluklara tahammul etmekten, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan insanoglundan, hatirlamanin ruhuma batan diken misali oldugu hayatlardan... Iyi gun dostu dusuncelerden, karanliga el yordami alismaya calisirken var gucuyle celme takan anlamini kaybetmis sinsi kotuluklerden... Yani blog, hayatta akmak zorunda olmaktan mutsuzum. 

     Duygulari derinlemesine yasamak usandiriyor blog. Beynimin her an alarm durumunda olmasindan yoruldum artik anliyor musun? Bir gunlugune de olsa dusuncelerimin dondurulmasini istiyorum. Amacsiz davranislar sergilemek, gorduklerim ve hissettiklerim karsisinda ruhu hirpalamak yerine bedenimi dansa kaldirmak... 

     Kemiklesmis mutsuzluklar bir sure sonra can yakici oklara donusup en hassas duygularimi yaraliyor ve dusuncelerim kaniyor usul usul... Biktim artik son ana kadar dumeni elinden birakmayan Kaptan'i oynamaktan. "Her daim guclu olmak zorundasin Huzur. Annene hissettirme; kafasina takiyor kadincagiz sonra; gul, bak cocuklar hemen farkeder onlarin karsisinda gul, dostlarin senin yuzunden uzulmemeli onlarin yaninda gul!". Simdi ruhunla bas basasin koyver incilerini, dok etegindeki taslari!!! Olmuyor maalesef! 

     Duygusal kuntluk yasiyorsun belli bir sure sonra. Insanlarin suratina 5 dakika baktiktan sonra ne demen gerektigi aklina geliyor. Kafanda dusunceler lunaparktaki balerin misali bir yukselip bir alcalir da sen, kenarda bir tur binebilmek icin bir umit bekleyen sokak cocugu misali pic olmus hayallerini cekip almaya calisirsin. O noktada hangi dinginlik yardimina kosabilirse o kadar yardim edebiliyorum kendime.. Bilmiyorum blog, etrafimda donen dusuncelere anlam verememenin senfosi belki de su satirlar. Bestekarini kaybetmis anlamsiz gufteler misali...

   Diyorlar ki: "Bir yalan eksik, bir yalan fazlaNasıl olsa döner dünya.."

"Alışmışız mutsuzluğa, mutsuzluğa inanmaya..."

  

     

7 Ocak 2013 Pazartesi

Bu Kent Yangin Yeri

    Nice canlar yiter bu sehrin altinda, adini "kader" koyarsin, "hayat" koyarsin.. "Takdir-i ilahi" dersin ve oylesine iki damla suzulur mu bilinmez yanaklarindan. Bir parmak bal calarsin kalanlarin agzina.. Yiten umuttur, nefestir, bir sabinin gozundeki masumiyettir oysa. Gencecik fidanlarin bilinmezlige ugurlanmasidir hic pahasina... Sahneyi avuntu sozcuklerinin kahreden fisiltisina birakirsin sonra: "ISIKLAR ICINDE YATIN"...


   Saat oglen 12 sulari... Ates dustu yine sehrime. Yine yikildi ocaklari ademoglunun. Deli boran yagan kara inat, harli simdi o insanlarin yurekleri... Gunlerdir yanarken yuregim sebepsiz yere; artik somut sebeplere dert yanip agit yakar oldum. Hangi taziye dindirecek simdi o insanlari? Hangi sabi o babanin eksikligini hissetmeden bu lanet yasama direnebilecek? Dilerim iclerindeki ates tez zamanda koz olur, yakmaz daha da ruhlarini ve kaybettiklerini nur dolu misk-i amber kokulu guzelliklere yollarlar... Ekmek paraniz icin ayrildiniz bu Dunya'dan EMEK INSANLARI, dilerim en icten misafirperverlikle karsilanirsiniz yola ciktiginiz diyarlarda... 

   Doldum yine blog. Her zamanki gibi dolmadan tasamiyorum. Yine aciyor ruhum inceden. Devlete, duzene, haksizliga... kisaca insanliga karsi ne varsa lapa lapa lanet yagdiriyorum. Gozumde iki damla yas, bir bir akitiyorum ruhumu temizlemek ister gibi. 

   Ya ben cok kirliyim blog ya da hayat, kendini, tozunu almadan sunuyor insanliga...